Swing Müziğinin Kralı: Chick Webb

Bir röportajında Frankie Manning, Savoy Balo salonundaki bir yarışmayı şöyle anlatıyor:

“Beş ayrı ve en iyilerden oluşan takıma karşı bir yarışmadaydık. En iyiler diyorum, çünkü hepsi Savoy Balo Salonu ya da Harlem bölgesindendi. Herkes sırasıyla dans etmişti, ben en son sıradaydım. Frieda ile çıkmış dans ediyorduk, Chick Webb Orkestrası bize eşlik ediyordu ve Chick Webb her hareketimizi yakalıyordu. Dedim ki: “Tamamdır, Frieda hareketi yapmaya hazır mısın?” dedi ki: “Evet, hadi yapalım!” böylece kafasının üzerinden atladım ve onu üzerimden çevirip yere indirdim.Yere iner inmez sekti, Chick Webb yere iniş anımızı müzik ve ritim ile anında yakaladı.

Cumartesi gecesi olduğu için Savoy Balo salonu hınca hınç doluydu ve herkes bu yarışmayı biliyordu. Biz bu hareketi yapar yapmaz bir anda büyük bir sessizlik oldu, sanki kimseler yokmuş gibi derin bir sessizlik. Herkes soruyordu: “Ne oldu?”, “Ne yaptılar?” Sonra bir anda insanlar patladı; herkes çığlıklar atmaya, bağrışmaya, gırgır yapmaya başladı. Sanırım çok heyecanlanmışlardı, belki de benim yaptığım bir şeydendir…”

SavoyKing1

Bu hikayede iki önemli noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum: Üstteki pasajda Frankie Manning, Chick Webb “her hareketimizi yakalıyordu” ve “biz yere iner inmez müzik ve ritim ile o anı yakalıyordu” derken, müzisyenler ile dansçılar arasındaki eşsiz etkileşimden ve elbette ki, Chick Webb’in dehasından bahsediyor. Birçoğumuz, müzisyenler müzik yapar ve dansçılar müziğe göre performanslarını sergiler konseptini düşünmeye meyilliyizdir. Ancak, Chick Webb Orkestrası için (ve Swing tarihinde o dönemdeki birçok grup için) dansçılara göre müziği uydurmak şaşılacak bir durum değildi. Chick Webb, grubun lideri ve davulcusu olarak Frankie ve Frieda’nın dans pistindeki danslarını dikkatle izleyerek köşe noktalarını, duruşlarını, geçişlerini ve parıltılarını veriyordu. Üzerine basarak söylüyorum: Chick Webb, Frankie ve Frieda’nın yaptığı her hareketi yakalıyordu; Frankie ve Frieda, Chick Webb’i değil.

Hayatı boyunca ciddi omurilik rahatsızlığı ile baş etmek zorunda kalmış olan ve 16 Haziran 1939’da, çocukluğunda yakalandığı omurilik tüberkülozu hastalığı nedeniyle ölen William Henry Webb, Swing’in en büyük dehalarındandı. Baltimore Maryland’de doğan ve daha çocukken omurilik tüberkülozu geçiren Webb’in, kısa boylu ve kambur görüntüsü, ciddi şekilde zarar görmüş omuriliğinden kaynaklanır. İlginçtir ki, enstruman çalma fikri de, kemiklerindeki sıkışmayı azaltmak ve kemiklerini gevşetmek amacı ile doktorundan gelmiştir. Maestro, davul sistemini alabilmek için gazete dağıtıcılığı yapmış ve ilk kez profesyonel olarak 11 yaşında sahneye çıkmıştır.

17 yaşında New York’a taşınması ile birlikte , Harlem’de kendi grubunu yönetmeye başlamıştır bile. 1931 yılında kurduğu grup, Savoy Balo Salonu’nun sürekli grubu haline gelmiştir. Sonraları Webb, yeni Swing stilinin en çok saygı duyulan grup lideri ve davulcusu olmuştur. Öyle ki: davul efsanelerinden Buddy Rich, Webb’in güçlü tekniğinden ve virtüöz seviyesindeki performanslarından ciddi şekilde ilham almıştır ve onun için “Tüm davulcuların babasıdır.” demiştir.

Böylesine büyük bir dehanın nota okumayı bilmemesi, kulağa oldukça ilginç geliyor. Hastalığından dolayı  hayatı boyunca kendine has ekipmanlar kullanmak zorunda kalan Webb, grubun bütün aranjmanlarını ezberden çalıyor ve platformun ortasından tüm grubu yönetiyordu.

goodman_v_webb

Savoy, sık sık “Orkestraların Savaşı” adı altında dönemin en iyi orkestraları (Benny Goodman Orkestrası, Count Basie Orkestrası gibi…) ile Webb’in Orkestrası arasında yarışmalar düzenliyordu. Gecenin sonunda dansçılar, en iyi orkestra olarak hep Chick’in orkestrasına oy verir ve yarışmaları hep o kazanırdı. 1937’de Duke Ellington’a kaybedinceye kadar, “Swing’in Kralı” ünvanını taşımayı sürdürmüştü.

Webb’in Swing tarihine katkısı bunlarla sınırlı kalmadı. Caz tarihinin şüphesiz en büyük divası olan Ella Fitzgerald, çok genç yaşlarında vokalist olarak Webb’in orkestrasına eşlik etti. Ella ve Chick birlikte “A Tisket a Tasket” gibi hit parçalar ile swing dönemine damgalarını vurdular. “A Tisket a Tasket” ile ilgili ilginç bir bilgi, Ella tarafından, Chick’in hasta olduğu dönemde onu neşelendirmek için bestelenmiş olmasıdır. Webb’in ölümünden sonra kendi solo kariyerini yapmaya karar verinceye kadar bir süre orkestrayı Ella yönetmiş ancak Ella ayrıldıktan sonra, orkestra dağılmıştır.

Aşağıdaki videolarda, Frankie Manning’in, o dönemi ilham verici bir şekilde tasvir edişini ve Chick Webb ile ilgili söylediklerini izleyebilirsiniz:

google+

linkedin

Leave a Reply

Widget Area

This section is widgetized. To add widgets here, go to the Widgets panel in your WordPress admin, and add the widgets you would like to Right Sidebar.

*This message will be overwritten after widgets have been added