İyi dansçılar bunu bilmeyebilir ama kendileri uzay, zaman ve Newton’ın hareket kanunlarının ustalarıdırlar.
Lindy hop dançıları elleri ile bağlantıda kalmak suretiyle, çeşitli kuvvetlerle oynamaya imkan sağlayıp esneklik duygusu yaratmaktadırlar
Bir gazeteci Harlem’de kalabalık bir dans pistine bakıp yanıbaşındaki bir dansçıya sormuştu, ”Bu dansın adı ne?”. Dansın bir adı yoktu ama yıllardan 1928’di ve Charles Lindberg (Şanslı Lindy lakaplı) Atlas Okyanusu’nun üzerinden yeni ”hop”lamıştı. Ve böylece Lindy hop doğmuş oldu.
Bu doğruluğu şüphe götürür bir hikâye olabilir ancak yine de bir doğruluk payı vardır. Çünkü bu swing dans türü kesinlikle Harlem’in balo salonlarında o sıralarda doğmuştur. Lindy hop, Tap, Charleston ve Breakaway danslarının bir karışımı olup zamanının swingli caz ritimleri ile yapılmaktaydı. Swing müziğinin yeniden dirilişi bu dansı tekrar sağlam bir şekilde dans pistine oturttu. İşin doğrusu, dans pistlerini dolduran tüm yeni Lindy hopçular bilmeden de olsa birer fizik uzmanıdırlar.
Binlerce yıl, dans öncelikli olarak erkek ve kadının ayrı olarak yaptığı bir grup aktivitesiydi. İnsanlar eşli bir şekilde dans ettiğinde bu çoğunlukla açık pozisyonda sadece eller temas edecek şekilde yapılmaktaydı. Bunda bazı istisnalar vardı, mesela Elizabet dönemi dansı olan Volta ve bundan daha önceki bir döneme ait Alpler’de yapılan dönüşlü bir dans türü olan Ländler. Her ikisi de erkeğin kadını yerden kaldırdığı dolayısıyla kapalı bir teması zorunlu kılıyordu. Mesela Volta’da erkek baldırıyla kadını poposuyla temas kurarak havaya kaldırıyordu. Daha sonra 1814’te, Viyana’nın dans pistlerine Vals bir bomba gibi düştü. Artık Avrupa ve Amerika’nın dans salonları eskisi gibi olamayacaktı. Vals kapalı tutuşla yapılan bir danstı ve erkek ve kadın mütemadi bir şekilde bağlantı halindeydi.
Kapalı tutuşla yapılan danslar bir çok tartışmaya da yol açıyordu. Birçokları tarafından günaha giriş kapısı olarak değerlendiriliyor, kumar ve zina gibi daha büyük günahlara yol verebileceği söyleniyordu. Bu olumsuz baskılara rağmen eşli danslar büyümeye devam etti. Avrupa ve Amerika’ya hızla yayıldı. 1910’ların Bunny Hug (tavşan sarılması), Turkey Trot (hindi yürüyüşü), Grizzly Bear (bozayı) gibi hayvanlara öykünen ragtime dansları vardı. Sonrasında yarışmalar, maratonlar ve yeni bir demokrasi anlayışıyla 1920’lerin enerjik ve karmaşık ayak hareketlerinin bulunduğu Charleston ortaya çıktı. Artık insanların dans pistindeki yeri sosyal statüsüne göre değil yeteneğine göre belirleniyordu. Kadınlar kiminle nasıl dans edeceğini kendileri karar veriyordu. Kapalı veya açık tutuş! Birkaç basit figürü öğrenen herkes dans edebiliyordu ve aynen de öyle yapıyorlardı. İşte bu mayadan Lindy hop doğdu.
Lindy hop dansçıları swing müziğinin kendisinin özünde olduğu gibi çok çeşitli hareketler geliştirdiler. Ancak, başka danslarda bu karmaşık hareketler dansçılara dışardan bir kuvvet geldiğinde olanaklı olabiliyordu. Örneğin, Vals dönüşü sadece ayak ile zeminin birbirine yaptığı sürtünme ve lider (lead) ve takipçinin (follow) (geleneksel olarak erkek ve kadın) bağlantısı sayesinde gerçekleşebilir. Volta’daki kadının karakteristik havaya kaldırılışı, lead’in dikey olarak follow’un ağırlığını yenmek için uyguladığı kuvvetle mümkün olabilir.
Bu örneklerdeki kuvvet kullanma gereksinimi, kısmen danstaki geleneksel rolleri de belirlemiştir. Erkekler yönlendirir (lider – lead), kadınlar takip eder (takipçi – follow). Gerçekte ise durum çok daha karmaşıktır. Ortalama erkeğin kuvveti ve boyunun dansın daha fiziksel yanlarını yönlendirmede avantaj sağladığı söylenebilir. Ancak lead, follow’un dans içindeki yorumlarına, zamanlamadaki inceliklerine ve tarzına da duyarlı olmalıdır. Ortalama kadının esnekliğinin ise daha çeşitli vücut pozisyonlarına yol açtığı söylenebilir. Kadınlar dansta daha fazla fiziksellik sağlamaları ve kendilerini olası tehlikeli pozisyonlara girme cesaretini göstermeleri gerekmektedir. Tüm bu nedenlerden dolayı, dansın erkek ve kadın değil, lead ve follow bilimi olduğunu düşünüyorum.
Örneğin, Fred Astaire ve Ginger Rogers kapalı bir dönüş esnasında yanak yanağa dans ettiklerinde vücutları herhangi bir birey için başarılması imkansız güzellikte bir doğru oluşturmuştu. Bu şekilde, iki dansçının da uygulanan kuvvetleri ustalık derecesine getirerek dans etmesi, fizik alanında karşılıklı bir konuşma demektir.
Kapalı tutuşta, vücutlar kalça eklemi ve ellerden birleşiktir. Follow, lead’e kollarından ve vücudundan eşit derecede ve karşı bir kuvvet uygular. Bu eşit ve karşılıklı kuvvetler, Newton’un üçüncü kanununa göre follow’un lead’le senkron bir biçimde, tıpkı bir ayna gibi dans etmesini sağlar. Bu simetri, kuvvetlerden birinin dengesizleşmesi ve dansçılardan biri veya ikisinin birbirlerinden ivmelenerek uzaklaşması ile bozulabilir. Örneğin, lead follower’a direnci azaltması, momentum transferini kabul etmesi ve ayrılarak geriye bir adım atması için hassas bir işaret verebilir.
Bu ve tüm kuvvetler, momentum transferine (kütle ve hızın çarpımı) neden olmaktadır. Böylelikle, lead net bir kuvvet uyguladığında momentum follow’a aktarılmış olur. Kuvvet uygulandığı sırada lead’in kütlesi (vücudu) daha fazla hareket ederse, momentum transferi daha fazla olacak ve bundan dolayı follow’un kütlesi bu oranda hareket edecektir. Aynı zamanda momentumum iletimi ne kadar uzun zamana yayılırsa hareket daha akıcı ve pürüzsüz olacaktır. Bu, dikkatli bir sürücünün yavaş ve yumuşak bir şekilde hızlanması ve hızını azaltması ile sarsıcı bir şekilde hızlanma ve acil duruş arasındaki farka işaret eder. Dansçıların arasındaki bağlantı ve yumuşak gerilim, momentumun herhangi bir zamanda ve herhangi bir zaman aralığında iletilebileceği anlamına gelmektedir.
Bu eşli dansların güzelliğidir. Yalnız dans ederken kendi yetenekleriniz, sürtünme ve yerçekiminin fiziksel gerçeklikleri tarafından sınırlanırsınız. Bu kuvvetler güvenilir, uyum sağlanabilen ve önceden tahmin edilebilirdir ancak değişmezler. Eşli dans ettiğinizde ise bu kuvvetler iki farklı beyin ve vücut tarafından kendi yorum, motivasyon, zamanlama, güç ve tarzları ile karşı konulur.
Lindy hop dansçıları dansın önemli bir bölümünde sadece elleriyle bağlantı halindedirler. Bu hem lead hem de followun bu kuvvetlerle oynamasına, varyasyonlar eklemesine ve esneklik ve özgürlük duygusu yaratmasına izin verir. Follow lead’in kolunda arkaya doğru yaslanabilir ve harekete enerji vermek amacıyla bu gerilim ve elastikliği kullanarak bir caz adımını gerçekleştirebilir. Bu gerilim kaba güçle değil vücut kasları, ağırlık, eklem ve kasların elastikliği kullanılarak yaratılır.
Lead followun hızlı ancak akışkan bir ”twist” hareketi yapmasını da sağlayabilir. Bunu yapmak için lead’ler kendi vücutlarını burarak follow’lara momentumu aktarırlar. Eklem ve kasların elastikliği momentum transferinin rahat bir şekilde olmasını ve dolayısıyla akışkan bir devinimi sağlar. Gergin kol kaslarımız ve pazımızın oluşturacağı kaba kuvvet momentumun yetersiz bir biçimde ve çok hızlı bir şekilde aktarımına neden olup hareketin sarsıntılı ve rahatsız olmasına yol açar. Bu açık tutuş şekli follow ve lead’in doğaçlama yapabilmesine, vücutlarıyla sanat yaratabilmelerine veya sadece birbirlerine gülmelerine olanak sağlar.
Dansçılar çoğu zaman dansa bağımlılık kazanır ve derin bir şekilde dans etme ihtiyacı hissederler. Bunun bir çok olası sebebi vardır. Bunun nedeni fiziksel efor nedeniyle salınan sinir taşıyıcıları endorfin, serotonin, ve dopamin olabilir. Bu kimyasallar insanların haleti ruhiyelerini iyileştirirler, tabii bunun bir çok fiziksel aktivitede salındığını söylememiz gerekir. Diğer bir olasılık bir eşle dans etmenin kandaki oksitosin seviyesini arttırmasıdır. Oksitosin hakkındaki bilimsel veriler henüz kesin olmamakla birlikte bir çok çalışma güvenli bir ortamda oksitosinin güven ve bir gruba ait olma hissini arttırdığını söylemektedir. Belki de bu bizim daha fazlasını almak için tekrar tekrar gelmemizin nedenidir.
Belki de bu şekilde artan güven seviyesi başka durumlarda tehlikeli olacağını düşüneceğimiz hareketlerin dans pistinde yapılabilmesini sağlar. Bu hareketleri ise Lindy hop’un en gösterişli ve olağanüstü hareketleridir. Bedenler (genelde follow’ların), düşmekten korkmanın zerresini bile göstermeden havada uçuşur. Bu sadece yukarı uygulanan kuvvetin aşağıya doğru etkiyen yer çekimi kuvvetinden büyük olmasıyla gerçekleşebilir. Bu ilk başta yukarıya doğru bir ivmelenme sağlamaktadır. Lead zeminle temasını kestiğinde hız azalır, follow yavaşlar, durur ve düşmeye başlar. Ancak lead, eşinin yukarı doğru yönelimine ayrı bir ivme daha kazandırırsa, follow kendi başına hiçbir zaman ulaşamayacağı yüksekliklere ulaşır.
Maharetli bir dansçı eşinin momentumunda sadece küçük bir kuvvet uygulayarak oynama yapabilir böylece momentumunu istediği yönde değiştirebilir. Böylelikle, küçük bir sıçrama bile minimum bir efor sarfederek follow’un yeni evlenmiş bir geline benzer bir biçimde kendini lead’in kollarında bulmasına yol açabilir.
Daha sakin bir momentum aktarım biçimi ise Pirouette’in Lindy hop versiyonudur. Oldukça basit bir harekete benzemektedir: Lead bir tork ve kavisli bir kuvvet sağlar ve follow bu rotasyonel momentumu ve dönüşü alır. Tabii follow bu harekette çok daha fazla kontrola sahiptir. Bir ayağını dışarı doğru uzatırsa kendini yavaşlatabilir; dönüşteki merkezi pivot ayağından bir kütleyi dışarı doğru uzatarak rotasyonel kütle (atalet momenti) artar ve böylelikle yavaşlama gerçekleşir. Bunun tersi de geçerlidir, mesela bir buz patencisi kollarını kendine doğru çekerek daha hızlı dönebilir. Bununla birlikte, eğer follow bacakları dışarıda bir şekilde dönüşe başlarsa lead’in daha büyük bir kuvvet uygulması gerekir ancak ayak içeri alındığında extra bir momentum eklenmiş olur ve hız artar.
Dönmekte olan dansçılar denge, hız ve tarzın hüküm sürdüğü yeni bir dünyaya adım atmış olurlar. Ancak hiç bir dünya bu kadar basit değildir. Bu dünyaya , uzay ve zamanı ayrıca bu boyutların simetrisini eklememiz gerekir. Simetri içerisinde dans eden sadece kapalı tutuşta dans eden çiftler değildir. Bir çok hareket simetri unsuru içerir ve bir çok hareket de simetri yaratılarak oluşturulabilir. Hareketler öne doğru gerçekleştirilebileceği gibi uzayda geriye doğru, saat yönünde ve saat yönü tersinde de gerçekleştirilebilir. Belli bir açı ve uzaklıkla aktarılabilir, her aktarım ayak varyasyonlarına ve dengeye bağlı olarak farklı bir takım hareketleri üretir.
Hareketler zamanda tersine de çevrileblir. Eğer bir dansı videoda geriye doğru seyrederseniz farklı bir takım hareketler silsilesi ortaya çıkar. Bunları dans pistinde tekrar canlandırmak mümkündür. Ancak bu zaman simetrisinde, termodinamiğin ikinci kanunun işin içine katıldığı bazı istisnalar vardır. Örneğin, kayma (slide) hareketinde ayak yere vücuttan dışarıya doğru olacak biçimde konur ve içeri doğru çekilir. Böylece sürtünme oluşur ve ısı açığa çıkar. Bu işleyişi tersine çeviremeyeceğimiz için yani yeri soğutamayacağımız için ayağın içerden başlayıp dışarı doğru uzanacağı bir slide hareketi mümkün değildir.
Belli bir noktaya kadar bu uzay ve zaman dünyası dansçılar tarafından üzerinde oynanabilir. Evet, dans yaratmaktır – Ritimle birlikte kendi dünyanı yaratmak. Ancak burada fiziğin kuralları yine de etkilidir.
Frankie Manning, 1980’lerde Lindy hop’un tekrar popülarite kazanmasına yardım ettiği sırada bir postane görevlisi ve inanılmaz bir dansçıydı. Aynı zamanda laboratuvarda çalışan biri kadar da bilim adamıydı. Uzay, zaman ve biyolojiyiden yararlanmayı bildi. Hepimiz nerede olursak olalım bunu yapabiliriz. Laboratuvarda olduğu gibi dans pistinde de, kahkahalar, asap bozuklukları, göz yaşları, biz müziği duyabilenler için elele yürümektedir.
Kaynak: http://www.theguardian.com/science/2013/dec/05/science-magic-lindy-hop